Önümüzdeki hafta ülkemiz için çok önemli bir seçim yaşayacağız. Bu nedenle, her şeyin Allah’tan geldiğini bilmekle birlikte sebepler dairesinde bizleri yönetecek, çoluk çocuğumuzun geleceği üzerinde söz sahibi olacak insanları seçeceğimizi unutmadan, bir kilo domates alırken, bir pantolon, bir etek seçerken gösterdiğimiz özeni bu seçimde de göstermemiz gerektiğini asla unutmamalıyız.
Peygamber Efendimiz (SAV) neye layıksanız, neyi hak ediyorsanız onunla yönetilirsiniz derken; ülkemizin, memleketimizin adaletli yönetilmesi, huzur içinde olması için önce kendimizi düzeltmemiz gerektiğini vurgulayarak, buradaki hassasiyeti bizlere net olarak anlatmıştır. Kısaca bizler sahabe gibi davranmadan, yöneticilerimizden Hz. Ömer gibi olmalarını beklememiz anlamsız bir hayalden başka bir şey değildir. Bu seçim öncesi kesinlikle siyaset yapmamaya, yazmamaya kararlıyım bu nedenledir ki bu hafta yazı yazmak, kendi düşüncelerimi sizlerle paylaşmak yerine geçenlerde Hoca Ahmet Yesevi’nin asırlar öncesinden hepimize seslenen Divan-ı Hikmet adlı eserini okurken rastladığım ve beni, düşüncelerimi, beynimi, nefsimi ısıran bir şiirinden birkaç kıtayı sizlerle paylaşmak istiyorum.
Şimdi herkes kendine düşeni alsın ve lütfen hiç kimse kendinden başkasını suçlamasın. DİVAN-I HİKMET (119. Hikmet) Ey gönül işledin günah asla pişman olmadın Sufiyim deyip laf edip yârin talibi olmadın Yazık ömrün geçti bir an giryan olmadın Sufi-nakş oldun veli, asla Müslüman olmadın Sufilik öyle midir daima işin gaflet ile Tespih tanesi elinde, dillerin gıybet ile "Çilpeç sellesi" vurursun kötü nefs izzet ile Sufi-nakş oldun veli asla Müslüman olmadın Ey sufi ibadet eylersin hepsi kibir ve riya Can ve gönül dünyaya mağrur dillerinde ah-vah Can verirken olacağın iman nurundan ayrı Sufi-nakş oldun veli, asla Müslüman olmadın Sufi olmayıp neylesin evde yapacak işi yok Sufilik iddiası eder halka vermeğe aşı yok Ah-vah derler yine gözünde damla yaşı yok Sufi-nakş oldun veli, asla Müslüman olmadın Sufi olup nefs için her dem kapıya bakasın Adak alıp geldi mi deyip her dem kişiye bakarsın Allah’ın lanetini boynuna her dem takarsın Sufi-nakş oldun veli, asla Müslüman olmadın Ey sufi gamsız yürürsün tespih tanesi alıp Dünyaya mağrur olup din işini arkaya atıp Kork şimdi kork şimdi Allah’a yalvarıp Sufi-nakş oldun veli, asla Müslüman olmadın Sufi olup mal almak için eyledin savaş Zahirin sufi gibidir bâtının uygun değil Ey habersiz, ey habersiz mahcupsun ezel gününden Sufi-nakş oldun veli, asla Müslüman olmadın Ey Ahmed sen sufi olsan sufilik kolay değil Hâk Resul’ü sufi olup dünya malını sevmiş değil Dünyayı seven kişi şüphesiz bilin insan değil Sufi-nakş oldun veli, asla Müslüman olmadın.
|